Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim
Gluten Enteropatisi (2)
Bisküvi, ekmek, çikolata, ketçap, makarna, baklava... Çocukların en çok sevdiği bu gıdalardan uzak tutulması gereken bir hastalık var; Çölyak.
Çölyak, genetik bir hastalık. Bir tür ince bağırsak alerjisi. Bu alerjiye neden olan ise, buğday, arpa, yulaf çavdar gibi tahılların içinde bulunan glüten adı verilen bir protein. Besinler midede hazmedildikten sonra ince bağırsaklarda bulunan villus çıkıntıları sayesinde emilerek kana karışıyor. Villuslar olmadan vücut hiçbir besini ememiyor. İşte çölyak hastalarında gulten, villusları yok ediyor dolayısıyla vücut gerekli olan besinleri alamıyor. Bunun sonucunda da bağışıklık sisteminde bozukluklar ortaya çıkıyor.
Şimdilik glütenin etkilerini yok edecek tıbbi bir tedavi biçimi yok. Genetik bir hastalık olması nedeniyle çölyaktan korunmanın da yolu yok. Ancak ortaya çıkısı her yasta mümkün. Genellikle çocukluk döneminde kendini belli ediyor. Ancak yetişkinlik döneminde de ortaya çıkabiliyor. Ülkemizde teşhis edilmesi 5-6 yaşı buluyor. Bunun nedeni ise, hastalığın yeterince tanınmaması.
Belirtileri
Çocuklarda kusma, ishal, karın şişliği, iştahsızlık, kilo alamama ve boy uzamasından yavaşlık gibi belirtiler gösteriyor. Daha ileri yaşlarda ise sadece kansızlık, boy kısalığı, kemik zayıflığı ve nedeni henüz bilinmeyen karaciğer hastalığı gibi çok değişik belirtiler verebiliyor.
Hastalık, ameliyat, doğum, hamilelik, viral enfeksiyon ya da şiddetli duygusal stresten sonra tetikleniyor ya da ilk kez kendini belli ediyor.
Araştırmalara göre Avrupa ülkelerinde yaklaşık bin kişiden birinde çölyak belirtileri görülüyor ancak çölyak bazen hiç belirti vermiyor. Araştırmalar da bu sonucu doğruluyor çünkü yine Avrupa'da her 250 kişiden biri çölyak olmasına rağmen hiç belirti olmadan hastalıkla yaşıyor. Ancak bu kişilerde glüteni alerjisinin tedavi edilmemesi sonucu başka bağışıklık sistemi hastalıkları oluşabiliyor. Bu araştırmalardan yola çıkan uzmanlar ülkemizde de yüzbinlerce çölyak hastası olduğunu tahmin ediyorlar.
Teşhis
Teşhisi en zor hastalıklardan biri. Çünkü pek çok hastalığın belirtisiyle aynı özellikleri gösteriyor. Bu da başka hastalıklarla karışmasına neden olabiliyor. Ancak günümüzde kesin tanı için kan tahlili ve ince bağırsak biyopsisi yapılması gerekiyor. Bu iki araştırma çölyakın kesin teşhis edilmesini sağlıyor. Ancak uzmanlar genetik bir hastalık olması itibariyle, ailesinde çölyak hastası olanların mutlaka gerekli kontrolleri yaptırmasının yararlı olduğunu söylüyor.
Tedavi
Çölyaklıların tedavisi tamamen diyete dayanıyor. Bir ömür boyu uzmanlar tarafından önerilen ve içinde glüten bulunmayan besinlerle beslenmek gerekiyor. Bunu gerçekleştirmek oldukça zor. Çünkü glüten pek çok gıdanın içinde bulunuyor. Örneğin buğday, arpa, yulaf ve çavdar gibi en temel yiyeceğimiz olan ekmeğin hammaddesi olan bu ürünleri yemeleri yasak. Yalnızca ekmek de değil, makarna, pasta, börek ve bisküvi gibi gıdalardan da uzak durmaları gerekiyor. Rahatlıkla tüketecekleri besinler ise; mısır, pirinç, soya, patates unu gibi glüten içermeyen besinler...
Çölyak hakkında daha detaylı bilgi almak için, çölyaklıların kurduğu www.colyak.org.tr adresinden bilgi alabilirsiniz.