Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim

Demir Eksikliği Anemisi (2)

Anne karnındaki bebeğin alyuvarları farklıdır. Bu alyuvarların içerdikleri hemoglobin çeşidi, fetal hemoglobindir. (HbF)Yenidoğan bebeğin, anne karnındaki alyuvarlardan farklı alyuvarlara ihtiyacı vardır. Onun için doğar doğmaz bebeğin kanındaki alyuvarlar hızla yıkılmaya başlar ve yerine yeni hemoglobin (HbA) içeren alyuvarlar yapılır. Ancak, yıkılan alyuvarlardan bol miktarda sarılık maddesi(biluribin) üretilir.Normalde biluribin karaciğerde işlenerek vücuttan atılacak hale getirilir. Bu kadar fazla üretilen biluribin bebeğin karaciğer kapasitesini aşar ve bebeğin kanında ve dokularında birikmeye başlar ve fizyolojik sarılık ortaya çıkar.

Diğer yandan yenidoğan bebekte, kan yapım hızı anne karnındakine göre oldukça yavaştır. Doğumu izleyen ilk birkaç gün içinde hemoglobin ve alyuvar yapım hızı süratle düşer. Kan yapım hızının düşük, ve alyuvarların yaşam süresinin kısmen kısa oluşu sonucu yaklaşık ikinci ayda hemoglobin değerleri en düşük düzeye ulaşır. (ortalama % 11 gr) bundan sonra yapım hızı artarak üçüncü ayda tekrar yükselir.

Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre demir eksikliği dünyada en sık rastlanan beslen­me sorunudur. Demir eksikliğinin fiziksel, davranış, psikolojik ve zeka gelişimi üzerine olumsuz etkileri vardır.

Dünya nüfusunun yarısı demir eksikliğinden etkilenmiştir. Dörtte birinde demir eksikliğine bağlı kansızlık sorunu vardır. Ülkemiz 0-1 yaş çocuklarının yarısında, okul çocuklarının üçte birine demir eksikliğine bağlı kansızlık görülmektedir. Gebe ve loğusalık dönemindeki kadınlarımızdın yarısından fazlasında demir eksikliği ve kansızlık sorunu bulunmaktadır.

Besinlerle yeterli demir ihtiyacının karşılanmaması, hızlı büyüme dönemlerinde artan demir ihtiyacı (süt çocukluğu, ergenlik dönemi), gebelik döneminde artan demir gereksinimi, sindirim sisteminde e milim ile ilgili sorunlar demir eksikliğinin başlıca nedenleridir.

Hemoglobin yapımı için yeterli demir bulunmayışıyla ortaya çıkan anemi süt çocukluğu ve çocukluk çağında en sık görülen kan hastalığıdır. Yenidoğan bebeğin vücudunda yaklaşık 0.5 gram, erişkinin vücudunda ise 5 gram demir mevcuttur. Aradaki 4.5 gramlık farkı kapatmak için hayatın ilk 15 yılında her gün ortalama 0.8 mg demir emilimi gerektirir. Bu büyüme gereksinimine ek olarak günlük demir kaybını karşılamak üzere az bir miktar daha alınmalıdır. Böylece çocukluk çağında her gün 0.8-1.5 mg demir emilmeli, diyetteki demirlerin yaklaşık % 10’u emildiği için günlük diyet 8-15 gr demir içermelidir.

Yenidoğanda demirin büyük kısmı alyuvarların içindeki hemoglobinin yapısında bulunur. Doğumda bebeğin vücudundaki toplam demir miktarı ortalama 75 mg/kg’dır. Erken doğmuş bebeklerde, düşük doğum tartısıyla doğmuş bebeklerde demir depoları azdır.

İlk iki-üç ayda yenidoğanın yüksek hemoglobin düzeyleri hızla azalırken, açığa çıkan demir depolarda toplanır. Zamanında doğan sağlıklı bebeklerde depolardaki demir ilk 5-6 ay kan yapımı için yeterlidir. Bebeklerin doğum ağırlığı yaklaşık iki katına çıktığı zaman artık demir depoları tükenmiştir. Düşük doğum ağırlığı ile doğmuş olan bebeklerde depolar daha da erken tükenir ve diyetteki demir büyük önem kazanır. Yenidoğan ve süt çocuğunun temel besini anne sütüdür. Anne sütünün önemli bir üstünlüğü vardır. Çünkü içinde bulunan demirin % 50’si emilir. Anne sütündeki demir miktarı 0.5-1.5 mg/lt. dir. Annesinden bir litre süt emen bir çocuk günde 0.8 mg emilen demire sahip olur. Altıncı aydan itibaren ek gıda ile beslenmeyen çocuklara demir verilmesi uygundur. Demir eksikliğinin en sık görüldüğü dönem hayatın 6-24. ayları arasıdır.

Solukluk önemli bir tanı kriteridir.

Anemi, uzun vadede beynin algılama fonksiyonunu, öğrenmeyi ve zekayı olumsuz yönde etkiler.Ergenlik yaşındaki çocuklarda demir eksikliği; dikkatsizlik, konsantrasyon güçlüğü, okulda başarısızlık nedeni olabilir.

Baş dönmesi, baş ağrısı, solukluk, kırılgan ve düz tırnaklar, iştahsızlık, çarpıntı başlıca bulgularıdır. Durgunluk, sinirli­lik, sık enfeksiyonlar rastlanan di­ğer belirtilerdir.

Süt çocukları ilk 6 ay tek başına anne sütü ile beslenmelidir. Daha sonraki aylarda bebek yeterince ek besini kabul etmiyorsa ve sadece süt ağırlıklı besleniyorsa 1mg/kg/gün demir verilmelidir. Altı aylıktan sonra ek besinler verilmeye başlanmalı bu besinler içinde yumurta, karaciğer, et, yeşil sebze,meyve gibi demirden zengin yiyecekler bulunmalıdır. Mümkünse demirle zenginleştirilmiş hazır unlu mamalar verilebilir. Günümüzde artık her markette bu mamalar satılmaktadır ve eskiye göre oldukça ucuzlamıştır. Çocuğun diyetinde demir emilimini kolaylaştıran limon, portakal, domates gibi C vitamininden zengin besinler de bulunmalı, demir emilimini azaltan çay verilmemelidir.

Uygun beslenmesi konusunda kuşku duyulan iştahsızlık, ağırlık artışında yetersizlik saptanan süt çocuğuna 1 mg/kg/gün demir verilmelidir.

Erken ya da düşük doğum ağırlıklı olarak doğmuş bebeklere koruyucu olarak 2-4 mg/kg/gün demir verilmesi gerekir.


Kategoriler

- hastalıklar - Şifalı Bitkiler - bitkilerin faydaları - Beslenme - kanser - tedavi - Gıda - şifa - kalp ve damar hastalıkları - sigara - belirtiler - kadın - çocuk - işitme kaybı - Diyet - hafıza - su - masaj - Vücudumuzu Tanıyalım - alerji - kulak - teşhis - sağlık haberleri - Diş Sağlığı - Beden dili - Depresyon - hastalık - Evlilik - Göz Sağlığı - ağız - bulaşıcı hastalıklar - gebelik - burun - sağlık - kulak ağrısı - orta kulak - Diğer Hastalıklar - Cinsellik - diş - bademcik - ağrı - şifa kaynağı - dikkat - Alkol - enfeksiyon - iç kulak - kilo vermek - diş çürüğü - kulak çınlaması - baş dönmesi

MollaCami.Com