Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim

Kanser hastalığına çare bulundu

Kanser hastalığına çare bulundu, dedik ya, maksadımız insanın bütün dikkatini bu noktaya çekebilmekti. Evet, bunu başardık. Şimdi söyleyeceğimizi ifade ediyorum:

İslâmi yaşayış kanserin tek tedavi yoludur. Müslümanlığın icaplarına göre yaşıyorsanızzaten kanser hastalığına yakalanmanız mümkün değil. Olumsuzluklar sizi böyle bir belânın pençesine düşürmüşse bunun devası hayatınızı İslâmî tarz ile tarzlandırmaktır.

Kazakistan’da Almatı Onkoloji Hastahanesi Başhekimi Prof. Dr. Janalık Abdurrahman 1993 yılında bir rapor yayınladı. Bu raporda -özetle- diyor ki:

İslâmî yaşayış kanser hastalığına yakalanmaktan insanı koruyor.

l Erkeklerin sünnetli olmaları erkekleri ve kadınları bir çok çeşit kanser vak’asından koruyor. Hıristiyan âlemi sünnetsizliğin faturasını kanser derdiyle muzdarip olmakla ödemeye başlayalıdan beri sünnetli olma kampanyalarıyla bu icraatı yerleştirme gayretine girdi.

Kadınların da kürtaj yaptırmayıp çocuklarına süt vermeleri göğüs ve rahim kanserine yakalanma riskini yok ediyor.

Kürtaj ve doğum sonrası biriken süt, vücudun dengesini bozduğu gibi metabolizmayı da kanser üreten virüslere yönlendiriyor. Kadınlar kürtaj olmaktan kaçındıkları ve doğum yapıp da çocuklarını en az 9 ay emzirirlerse Allah’ın izniyle rahim ve göğüs kanserine mâruz kalma riskinden korunmuş ve kurtulmuş olurlar.

Kadınlar doğum kontrol hapları ve iğneleriyle ne hâle geldiler! Haplar, spiraller insanımızı deli ediyor. Ana rahmi kalas veya kereste deposu değildir ki, istenildiği zaman tahmil, istenildiği zaman da tahliye edilsin. Ana rahmi çocuk üreten bir fabrika da değildir. Ana rahmi, insan soyunu sürdürmeye imkân veren kutsal bir makamdır. Bu makama ihanet eden herkes her kim olursa olsun kanser vak’asından korunamaz ve kurtulamaz.

“Zararı yok” diye propaganda edilen doğum kontrol haplarının yan tesir ve zararları aklı başında mütehassıslar tarafından açıklanmaktadır. Bu açıklamaların bir kısmını zikredelim;

Kürtaj, hamileliği önleme hapları, doğurmama, süt emzirmeme, kadınlık icaplarını ihmâlkarlık yani uzun süre ve hiç/evlenmemek gibi sebeplerle kadınlarda:

l Âdet bozuklukları,

l Baş dönmesi,

l Baş ağrısı,

l Sinirlilik,

l Hâlsizlik,

l Eşe karşı soğukluk,

l Kan yollarında bozukluk,

l Toplar damarda pıhtı ile tıkanma,

l Mide, bağırsak şikayetleri,

l Böbrek yetmezliği,

l Kansızlık,

l Başta rahim olmak üzere, göğüs ve diğer uzuvlardaki kanserler ile nice hastalıklara yol açmaktadır.

“Doğum kontrol hapları” başlıklı bir yazısında Merhum Prof. Dr. Ayhan Songar diyor ki:

“...Doğum kontrol haplarıyla kadında yumurtlama durdurulmakta kadının sağlığı dinamitlenmektedir. Yumurtlama olmadan âdet görme hormon dengesini alt-üst eder. Sinir sistemini bozar, ağır ruh hastalıklarının ortaya çıkmasına sebep olur.

Her ay bir yumurta yumurtlayan ve muntazam periyotlar halinde adet gören sağlıklı bir kadının hormon sistemini ilâçlarla, kısırlaştırma yöntemleriyle, kadınlık gereklerini engelleme teşebbüsleriyle kadının bedenine kanser virüsleri aşılanmış olur. Sonra vücut âlarm vermeye başlar. Bu âlarm durumları umumiyetle sıkıntı ve huzursuzluk şeklinde kendini belli eder. Durup dururken terlemeler, ateş basmaları görülür. Sırf gebeliği önleyici haplara bağlı pek çok ruh hastası vardır. Ayrıca hormon dengesini bozan ilaç ve diğer yöntemler kalp-damar sistemine, kemiklere ve böbreklere de aşırı zarar vermektedir. Bu yollara başvuran hanımlar erken âdetten kesilmekte, vakitsiz yaşlanmaktadırlar.” (Prof. Dr. Ayhan Songar. Türkiye Gaz. 16 Eylül 1994).

Anlaşılıyor ki, hücreler ve genler üzerindeki bio-jenetik manipülasyonlar, nükleer bir savaştehdidi kadar büyük bir tehlikedir.

Kadının göğüsleri, doğacak çocuklara verilecek sütün depolama yeridir. Oraları birer rızık kapısıdır. Bir kadın eğer çocuk yapmaktan kaçınır, yaratılışındaki gerekleri yerine getirmeyi önler veya terk ederse o kadın, bedenindeki her uzvu kanser olmaya hazır hâle getirmiş olur.

Kadın, kadın olarak kalmalı, analık izzet ve şerefini yaşamalı, dünyada kanser, ahirette derbederliğinin cezasına mâruz kalmamalıdır.


Kategoriler

- hastalıklar - Şifalı Bitkiler - bitkilerin faydaları - Beslenme - kanser - tedavi - Gıda - şifa - kalp ve damar hastalıkları - sigara - belirtiler - kadın - çocuk - işitme kaybı - Diyet - hafıza - su - masaj - Vücudumuzu Tanıyalım - alerji - kulak - teşhis - sağlık haberleri - Diş Sağlığı - Beden dili - Depresyon - hastalık - Evlilik - Göz Sağlığı - ağız - bulaşıcı hastalıklar - gebelik - burun - sağlık - kulak ağrısı - orta kulak - Diğer Hastalıklar - Cinsellik - diş - bademcik - ağrı - şifa kaynağı - dikkat - Alkol - enfeksiyon - iç kulak - kilo vermek - diş çürüğü - kulak çınlaması - baş dönmesi

MollaCami.Com