Hayat | Konular | Kitaplık | İletişim

Neşeli ol bağışıklık sistemini güçlendir

Hayata pozitif bakmak, neşeli olmak, olumsuzluklar karşısında bile ümidini yitirmemek insanların bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara yakalanma riskini azaltıyor.14 Mart Tıp Haftası nedeniyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağlık Daire Başkanlığı’nın düzenlediği “İstanbul’a Sağlık” etkinlikleri Feshane’de gerçekleştiriliyor.



Etkinlik kapsamında yapılan “Neşter ve Neşe Kansere Karşı” paneline mizah kitaplarıyla da ünlenen Prof. Dr. Tarık Minkari ile meme kanserine karşı verdiği mücadeleyle tanınan gazeteci Sibel Kalaycı katıldı. Minkari ve Kalaycı ile moralin sağlık üzerindeki etkisini konuştuk.

Siz mizahi yönünüzle de tanınan ünlü bir cerrahsınız. Bugüne kadar sayısız hastayla ilgilendiniz, yani neşterinizle birçok hastayı iyileştirdiniz. “Neşter ve neşe kansere karşı” derken neşeyi nereye koymak gerekir, hem hastalıkların oluşumunda hem de tedavilerin başarısında neşeli olmak yani hayata pozitif bakmak neden bu kadar önemli?

Tarık Minkari: Yaşamanın zevkini almak istiyorsan neşe önemli. çünkü bir insanın hayatını uzatırsın ama o üzgün ve karamsarsa bu yaşantının ne getirisi var dersin değil mi? Oysa o kişiye uzayan ömrüyle beraber neşeyi de getirirsen yani hayatın tatlı taraflarını da verebilir, gösterebilir ve göstermeyi öğretirsen o da algılarsa o yaşamın kalitesi yüksektir ve o yaşam anlamlıdır.

Hayata negatif bakmanın, özellikle kanser gibi hastalıkların oluşumundaki etkilerinden söz eder misiniz?

T.M: Sadece kanser değil, bütün hastalıklarda hayata karamsar bakmanın etkisi olduğuna inanıyorum. Çünkü psikolojik yapı bozulduğunda adeta insanın kimyası değişiyor. Devamlı üzüntü içinde olan insanların savunma sistemlerinin çöktüğüne, yani bu yaklaşımın insanın bağışıklık sistemini zayıflattığına ve hastallıklara açık hale getirdiğine inanıyorum. Psikolojik yapının kötü olması maddesel olarak da insanı çökertir; dolayısıyla onun da dış etkenlere karşı direncini azaltır.

Psikolojik yapının sağlık üzerindeki etkileri üzerine ve vücudun bağışıklık sistemini zayıflattığı yönünde bilimsel bir çalışma veya istatistik var mı?

T.M: Hayır, bu konuda yapılmış çok bilimsel bir çalışma yok ancak biz hekimler bunu hastalarımızdan tecrübe ediyoruz. Kötü bir hastalığa yakalanmış, ağır bir tedavi gören hastalarımızın arasında neşeli olan, hastalığını kabullenip mücadeleye yönelenler tedavide hep kazanan taraf oluyor. Ancak karamsarlığa ve ümitsizliğe kapılanların tedavideki başarı oranları daha düşük olabiliyor. Ama karamsarlığın tek başına hastalıklara neden olduğunu söylemek mümkün değil. Hastalıklara neden olan başka faktörler vardır, ancak kişinin mutsuz olması ve ümidini kaybetmesi bağışıklık sistemini olumsuz etkileyen faktörlerden biridir. Yani bir insan olaylara neşeli bakabiliyor, olumsuzluklardan bile mizah çıkarabiliyorsa onun yaşantısının anlamı başka türlüdür ya da herşeyi üzüntüyle karşılıyorsa onun yaşantısının değerlendirmesi farklıdır.

Hem bir hekim hem de mizaha gönül vermiş biri olarak neşeli olmakla ilgili önerileriniz neler olabilir?

T.M: Evvela mizahı sevmelerini sonra mizah yapmasını öğrenmelerini tavsiye ederim. Mizahı sevmek ve mizahı yakalamak bir hünerdir. Babam “Mizah zekanın zekatıdır” derdi. Ben gülmek, neşe ve mizah söz konusu olduğunda hep bu sözü tekrarlarım.

-----------------------------------------------------------------------------------
Siz meme kanseri tedavisi gördünüz, ardından kanser karaciğerinize metaztaz yaptı, yani uzun bir süredir zor ve zahmetli bir mücadelenin içindesiniz. Kanserle mücadelenizde ümitsizliğe ve karamsarlığa kapıldınız mı? Sizce neşeli ve ümitli olmak kanser gibi kronik hastalıklarda nasıl bir etki yaratıyor?

Sibel Kalaycı: Ben hiçbir zaman kanser hastasıyım ve ben öldüm bittim demiyorum. Şu anda karaciğerimde iki tümör var ama ben hastalığın ortaya çıktığı dönemlerde de şimdi de sürekli neşeli olmaya çalıştım: Daha doğrusu neşemi kaybetmemeye çalıştım.

Kanser hastalığından önce de hayata bakışınız bu kadar pozitif miydi; yine bu kadar neşeli biri miydiniz?

S.K: Yok, böyle değildi... Çok karamsar değildim ama bu kadar da neşeli ve ümitli değildim. Hatta o dönemde ağır bir depresyon geçirdim ve tedavi gördüm. Yani kanserin bendeki kazanımlarından bir tanesi neşeli olmak. Ben şuna inanıyorum; insan beyniyle hastalıkları çağırabiliyor veya isterse yine beyniyle o hastalıkları uzaklaştırabiliyor. Bilimsel açıdan bakıldığında da aslında bu böyle. Çünkü stres kanserin gelişimini hızlandıran ve vücuttaki bağışıklık hücrelerine zarar veren bir unsur.

Siz kansere karşı verdiğiniz mücadeleyi, hastalıkla ilgili duygu ve düşüncelerinizi “Kansere Gülümsemek ve Sibel’in Günlüğü” isimli kitaplarda topladınız ve yaşadıklarınızı başkalarıyla paylaştınız. Yani bu zor önemde bile üretmeye devam ettiniz, bunda kansare gülümsemenizin bir etkisi oldu mu?

S.K: Yazmayı çok seviyorum, paylaşmayı çok seviyorum. Yazılarımın bir kısmı bir gazetenin yerel eklerinde çıkmıştı. Orda okurlardan gelen tepkiler beni çok mutlu etmişti. Örneğin üniversite sınavına hazırlanan bir genç bana gönderdiği mektupta “Sibel Abla keşke senin yazılarını daha önce okusaydım, sınavda daha başarılı olabilirdim” demişti. Zor günler geçirsem de paylaşmak ve paylaştıklarımın geri dönüşünü almak beni mutlu ediyor ve bunlar daha da neşeli olmamda etkili oluyor.

Kanserle mücadele etmiş biri olarak sizin bu konudaki mesajınız ne olabilir?

S.K: Bence mutlaka yaşamda her olumsuz şeyden bile olumlu bir nokta çıkarmak gerekiyor. Yani karamsar olmamak, hayata gülebilmek ve neşeli olmak o kadar da zor değil. İçinde bulunduğunuz şartlar ne olursa olsun siz hayata gülümserseniz hayat da size gülümsüyor...

alıntı:


Kategoriler

- hastalıklar - Şifalı Bitkiler - bitkilerin faydaları - Beslenme - kanser - tedavi - Gıda - şifa - kalp ve damar hastalıkları - sigara - belirtiler - kadın - çocuk - işitme kaybı - Diyet - hafıza - su - masaj - Vücudumuzu Tanıyalım - alerji - kulak - teşhis - sağlık haberleri - Diş Sağlığı - Beden dili - Depresyon - hastalık - Evlilik - Göz Sağlığı - ağız - bulaşıcı hastalıklar - gebelik - burun - sağlık - kulak ağrısı - orta kulak - Diğer Hastalıklar - Cinsellik - diş - bademcik - ağrı - şifa kaynağı - dikkat - Alkol - enfeksiyon - iç kulak - kilo vermek - diş çürüğü - kulak çınlaması - baş dönmesi

MollaCami.Com